PERYÖN 2013 Kongresi’nden Çıkarımlarım

Kongreleri her zaman eğitimden daha faydalı bulurum kendi adıma. Dinamik, sadece gözlemle bile çok öğrenilen, pek çok perspektif sağlayan ilham kaynaklarımdır kongreler. 5-6 Kasım 2013 tarihlerinde düzenlenen PERYÖN İnsan Kaynakları kongresi de bu anlamda yine çok besleyici geldi bana. Dönüş yolunda Evernote’um dolu zihnim uçuş uçuştu. O nedenle yazı hem geç geldi, hem de uzun… Read More PERYÖN 2013 Kongresi’nden Çıkarımlarım

Deneyim hep iyi midir gerçekten?

Deneyimin iyi olması ne demek, deneyim baştacıdır. Deneyimli çalışan en kaybetmek istemediğimiz çalışandır. İşin nasıl yapılacağını bilir. İşine hakimdir. Uzmandır. O giderse diye aklımız çıkar. Gelen yenilere de öğretiriz, işi çok iyi bilen birisi var deriz, ondan öğren herşeyi.  MBA yaparken kendi kendime düşünmüştüm, neden tüm yöneticilerin MBA yapması aranmaz, ne güzel insana metod öğretiyorlar,… Read More Deneyim hep iyi midir gerçekten?

Yöneticilikte bir kilometre taşı: Eyvah çalışanım gidiyor!

Tatildeydim. Ofis yıldızlar kadar uzak gibiydi. Zaten tatilden hemen önce ekip iyice yerine oturmuş, ‘oldu bu iş’ kıvamına gelmiştik. Tatile ilk defa bu kadar huzurlu çıkmış bile olabilirdim. Ki, bir ‘konuşabilir miyiz?’ mesajı geldi. Güzel bir teklif almıştı. Ne diyordum? Ne mi diyordum?? Ama ama… Hani tam işler oturmuştu? Hani artık ‘öğrenme eğrisi’nin son düzlüğüne… Read More Yöneticilikte bir kilometre taşı: Eyvah çalışanım gidiyor!

Yöneticinin referansı sadece üstleri olmamalı

Eskiden profesyonel hayattaki kaderimizi sadece yöneticimiz belirlerdi. Performansımızı sadece yönetici verir, dolayısıyla da terfimize de sadece o karar verirdi. Tabi paralelinde işe alımcıları etkileyecek referanslar da hiyerarşide yukarıda olanlardan gelenlerdi. Referans mektuplarını bir önceki işimizdeki ilk yöneticimiz ve tepe yöneticimizden aldığımızda işlem tamamdı. Ancak sadece üstlerin bakış açısıyla yönetici atamanın sağlıksızlığı ortaya çıktığından beri artık… Read More Yöneticinin referansı sadece üstleri olmamalı

Yönettiklerinizle “sevgili” kalabilmek

Aşkın en büyük düşmanı görünür zaman. Uzun süreli ilişkiler yıpranır, onu görünce kalbin eskisi gibi çarpmaz olur. Oysa zaman değildir düşman. İlişkilerin düşmanı zamanla oluşan körlük ve azalan kaybetme korkusudur. Zaman karşındaki insanın iyi yönlerini bir çeşit ‘normalize’ eder. Alışırsın, onun dışında kim olsa öyle davranırmış gibi gelir sana. İşten çıktığında dertlerini dinler, sakinleştirir seni… Read More Yönettiklerinizle “sevgili” kalabilmek

Biliyoruz ama önüne geçemiyoruz: Yenileri ezmek

Birkaç sene önceydi. Şirkete girdiğinde pırıl pırıl parlayan gözleri, kocaman bir gülümsemesi vardı. Bir de her konuda fikri. Her toplantıda, hatta bırak toplantıyı, kapı aralığından duyduğu konuşmada burnunu uzatıyor, gözleri kocaman kocaman birşeyler öneriyordu. Birkaç sene önceydi. Heryerlerde ‘Y jenerasyonu’ efsanesi konuşulmaya başlamıştı. Makaleler dolaşıyor, eğitimler alınıyor, ancak sonuçta çay içerken ‘şımarıklar bunlar, saygısızlar da,… Read More Biliyoruz ama önüne geçemiyoruz: Yenileri ezmek