Türkiye’de daha İK iş ortağı mıdır değil midir, masada olmalı mıdır olmamalı mıdır tartışırken SHRM yeni vizyonunu net olarak ortaya koydu. İK süreçlerini yürütmenin gerekli olduğunun ama yeterli olmadığının altını çizen SHRM, İK’nın işi bilmesi ve karlılığı arttırmak için önerilerle gelerek “işe liderlik etmesi” (leading business) gerektiğini vizyon olarak sundu. Bu bağlamda en iyi tavsiyelerden biri “CEO’nuzu gece uyutmayan şey neyse onu bilin ve önce onu çözmeye çalışın.” oldu. Bir araştırmaya göre CEO’ları uyutmayan 10 konu sıralandığında, konuların %70’i “insanla ilgili” sorunlar çıkmış. Ayrıca İK “sizin şirkete neden yatırım yapayım?” sorusunun cevabını bilmekle yükümlü. Başka bir sunumda da bir CEO’nun “HR hep problemlerle geliyor. Ben işi iyileştirecek önerilerle gelmesini isterdim.” ifadesi vurgulandı.

Bu bağlamda kongrede en fazla tartışılan konu yetenek yönetimi idi. Bu konunun araştırmalarda CEO’ların öncelikleri arasında en tepelerde olması da bu konunun yukarıdaki vizyonla örtüştüğü görülebilir. Hatta bir konuşmacı İK’yı “Yetenek Teadrik Zincir Yönetimi” (Türkçesi çok korkunç oldu: Talent Supply Chain mnagement, var mı öneriniz?) olarak tanımladı. “Bizim insan problemimiz yok, çok fazla sayıda insan var, bizim problemimiz yetenek bulmak” dendi.“Yetenek savaşları bitti ve yetenek kazandı” denirken İK’nın şimdiden 5 yıl sonranın yeteneklerini yetiştirmesi ve bu yatırımlar için onay isterken de rakamsal olarak dönüşünü sunmasının gerekliliği üzerinde duruldu. Bu konuda İK’nın açığını Boston Consulting Group araştırması ortaya koydu: Tepe yönetim ve üst düzey yöneticiler için yedekleme planınız var mı sorusuna şirketlerin sadece %19’u her isim için tanımlı bir yedek var diyebilmiş.

Yeni nesli ve yetenekleri elde tutmanın önemi de tabii alt başlık olarak hemen öne çıktı. “Good to Great” kitabının yazarı Jim Collins, en iyi liderleri bir nebze daha az iyi liderden ayıran özelliğin alçak gönüllülük olduğunu söyledi: Alçakgünüllülük ne yapacağını dikte etmek yerine başkalarının fikrini sormaktır. En önemli liderlik yetkinliklerinden birinin de en iyileri alıp doğru yere yerleştirmek olduğunu söyledi Collins: Bir insan tek başına bir şirket etmez ama bir insan tek başına tüm şirketi batırabilir. Başka bir konuşmacı ise yeni neslin ortalama 2.4 senede bir iş değişikliğinden dem vurarak, elde tutulması istenenlerin içeride başka işlere atanmasınıı çözüm olarak önerdi.

Gelelim yeni dünyaya. İK’cıların hala sosyal medyanın önemini kavramadıkları ilgili seansların çok da ilgi görmemesinden belliydi, ancak farklı içerikteki seanslarda da bu konu yeni trendler arasında yer aldığı için gündemden hiç düşmedi. Burada kritik sorunun “herkes nerede?” olduğunu söyleyen bir konuşmacı, herkes sosyal medyada ise teknolojiyi kullanıp siz de orada olmalısınız dedi. Yeni neslin iş yapış şeklimizi değiştirdiğini vurgularken verdiği iki örnek çarpıcıydı: Kızının matematik ödevi iPad uygulaması olarak geliyormuş. Starbucks müşteriden gelen talep üzerine bir dükkanda gruplara kiralanan bir kısım yapmış. Kullanımın ücretsiz olduğu bu odalar haftaiçi hiç boş kalmıyormuş. Ofis artık bir mekan ismi olmaktan çıktı diyen konuşmacı, nerede ve ne zaman çalışıldığının artık önemsizleştiğini vurguladı: “Akşam epostalarıma bakıyorsam geç saatlere kadar müşteriyle yemekteysem Perşembe öğleden sonra ofiste olmamam neden seni rahatsız ediyor?”