Kedi niye miyavladı: Gizli saldırganlara dikkat

 

Bazen birinin yavaş yavaş ‘soluşuna’ tanık olursunuz. İlk zamanlarda çok enerjik ve verimli olan bir kişi, zamanla durgun, giderek tedirgin, en son aşamada da saldırgan bir tutum içine girer ve bir gün öyle bir an gelir ki gereksiz, ufak bir olayın tetiklemesiyle bir patlama yaşar. İçinde bulunduğunuz ortamda hemen fısıldaşmalar başlar: “bu yüzünü kimse daha önce görmemişti, nasıl da kendini gizlemiş bugüne kadar!”. Agresif etiketi bir kez üstüne yapışan kişi ise ya kendi isteği ya da kendi isteği dışında bir şekilde ortamdan “elenir”.

Bu noktada aklıma hep ilk yöneticimin anlattığı bir hikaye geliyor. “Bil bakalım Çiğdem, kedi neden miyavladı?” diye sormuştu bir gün:

–          İşyerinde yöneticisi ile tatsızlık yaşayan bir adam eve gelir. Eşi güleryüzle karşılar, adam sofraya oturur ve yemeğin tadına bakıp “tuzu eksik bunun” diye söylenir.

–          Bütün gün yorulup üzerine yemek yapan kadın, eşinden teşekkür beklerken gelen bu tepkiye sinirlenir, ama eşi gergin diye cevap vermez, o arada gelip bir soru soran çocuğunu “zamanı mı canım şimdi bunun!” diye azarlar.

–          Çocuk anneden fırçayı yiyince canı sıkılır, odasına girer. O arada yoluna çıkan kediyi “eeeh çekil yolumdan” diye itekler. Bilin bakalım kedi niye miyavladı?

Yazının başında bahsi geçen kişi belki de “bu yüzünü” gizlememişti: aslında onun böyle bir yapısı yoktu, ta ki “birileri” onun limitlerini zorlayana kadar. Bazen gün geçtikçe agresifleşen insanların agresifleşme sebebi, aynı ortamdaki bir “gizli saldırgan” kişilik olabiliyor. Bu kişiler karşılarındaki kişilerle açık iletişim kurup net geribildirim vereceklerine imalarla, kızım sana söylüyorum gelinim sen anlalarla mesajlar veriyorlar. Açık iletişim kurmadıkları için karşılarındaki kişi kendisini savunamayıp bir güvensizlik hissi ile başbaşa kalıveriyor. Kişiyi destekliyormuş gibi görünüp en ufak bir ikilemde kişiyi yalnız bırakıyorlar. Herkesin olduğu ortamlarda çok yardımsever görünürken kurbanlarıyla başbaşayken birden hiç yardım etmemeye başlıyorlar. Fikirlere net olarak karşı argüman getirmemelerine rağmen “bu iş burda yürümez” kulisleri veya en azından tepkisizlikle ile fikir öldürüp, yöneticilere “öylesine” anlatır gibi başkalarının hatalarını anlatıveriyorlar. Son derece sessiz ve derinden hareket ettikleri için “açık düşman” olarak görünmeyip, hedeflerindeki kişiyi yavaş yavaş sinirlendirip, en sonunda o kişi patladığında da “kurban” rolüne bürünüveriyorlar.

Etrafınızda kademe kademe, zehirlenircesine enerjisi tükenen bir çalışanınız veya arkadaşınız varsa, ona faturayı kesmeden önce bu eğilimin kök nedenine inmeye çalışın. Belki de çevrenizden elemeniz gereken kişi o değil de bir başkası olabilir. Unutmayın, kurbanı gidince “gizli saldırgan” yeni bir kurban bulacak ve ortamın huzurunu yine bozacaktır.

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s